29 Mart 2013 Cuma

İyi haftasonları!

Öğrendikki haftasonumuz boooool güneşli geçecekmiş! 
Herkese mutlu, huzurlu 
boooool gezmeli haftasonları dileriz!

Evinizi de ihmal etmeyinğ baharın müjdeleyicisi çeçeklerle evinizi renklendirin,
kokularına ise bayılacak. başta siz olmak üzere eşinize ve çocuklarınıza mutluluk hormonu salgılatacaksınız! :)
Bu da benim evimden bir kare...

Yağmur Yağınca Evde Oturanlardan mısınız?

Siz de yağmur yağınca evde koltuktuğa gömülenlerdenseniz ve bu ruh halinden bıktıysanız bize kulak verin :) Biz "yağmur yağınca evde oturanlardan ya da alışveriş merkezlerine girip çıkamayanlardan değiliz. (tekerleme gibi oldu :) )
Bahar geldi, lahana gibi üst üste giydiklerimizi hafiletmeye başladık derken bir anda yağmur yüzünü gösterdi ve yine puslu sisli bir havaya büründük. Sinema havası deriz ya, en keyiflisidir aslında. Ama canınız hiçbirşey yapmak istemez ve evde oturursanız oturdukça oturur tv karşısında üzerinizde battaniye pineklemeye başlarsınız. İşte orada durun!

Sırtımızda taşıdığımız evimizle nereye gidelim diye düşünürken yola çıktık. Lodos dolayısı ile topçulardan geri dönmeyi göze alarak hedefe odaklandık keyifle.



Yolcu otobüslerinden başka kimsecikler yoktu sırada.



Feribota binince karnımızın gurultularını duyduk bir an. Ama midemize ziyafet çekeceğimiz daha büyük düşüncelerimiz olduğu için ki sizin de hemen aklınıza gelmiştir ona odaklanarak 
1 fincan çay ve 1 tost paylaştık birlikte.



İstanbul'dan uzaklaşınca yine aynı manzaralar gözümde canlandı. 
Doğa tüm zerafetiyle bizi karşılıyordu.


Yavuz İskederoğlunda molamızı verip midelerimize ziyafet çekelim dedik.
İskenderin yanında içtiğimiz şıradan da ailelerimize aldık. Şıra'nın meyerse ne çok faydası varmış!
Yavuz İskenderoğlu'nda müze odaları var onlardan biri de bu Fenerbahçe özel cildi. Büyük ebatlarda olan bu cilt sınırlı sayıda üretilmiş ve onlardan biri de burdaymış.


İstanbul'a geldiğinizi bu fevkalade ışıklı köprü ile anlıyorsunuz ya tüm yol yorgunluğunuz bir anda bitiyor. Ve keyifli bir uykuya dalıyoruz...