Eşim ile yolla çıktığımızda nereye gideceğimizi bilmiyor olurum, bi şekilde yol hep farklı yerlere götürür bizi. Bu seferde şansıma Kanlıca iskelesine gelip meşhur Kanlıca Yoğurdunu yemek, üzerine pudra şekeri ekip ışıl ışıl denize karşı banka oturup, biryandan üstümüz başımız pudra şekeri olup bir yandan da kaşıklaya kaşıklaya yoğurdumuzu yemek oldu :)
Anadolu Feneri'ne götüren yokuş yolu tırmanırken arkamıza bakıp uzakta Levent, Maslak semtlerinin oluşturduğu betonarme binaların, göğe yükselen gökdelenlerin siluetini görerek aslında çokta uzakta olmadığımızı fark ediyoruz. Buna rağmen çiçeklerin, yeşilin, değişen havanın temizliği ve hafifliği ile içimizi huzur kaplıyor. Yokuşu aşıp Anadolu Feneri Köyü'nün tabelasına vardığımızda ise "Hoşgeldiniz" yazısı ile mutlu oluyoruz.
Anadolu Feneri gözetme kulesini gördüğümüzde eşşiz bir manzara bize kucak açıyor.Karnımızın acıktığını ise gelen kokular ile daha da anlıyoruz. Fenere komşu olan Caminin arkasında bulunan dik merdivenlerden inip yamaca kurulu kuş yuvası gibi olan balık lokantası dinlenmek, eşşiz manzaraya bakıp yemek yemek için harika bir yer!!