"Bu göl İznik Gölü'dür.
durgundur,
karanlıktır,
derindir,
bir kuyu suyu gibi, içindedir dağların." der Nazım Hikmet.
İznik'teki göl balıkçılığını ayrı blog başlığı olarak yazalım istedik.
İznik gölü'nün efsaneleri çoktur. Öyleki batık bir yerleşimin olduğu bazı zamanlar ağların minareye dolandığı gibi bu söylencenin 16. yy'dan ünlü tarihçi Hoca Sadettin Efendi'nin Nuh'un oğlu Sam'ın tufandan sonra kurduğunu yazmıştır. Nitekimde kemerli ve kesme taştan yapılmış iskelenin suyun çekilmesi ile görülünce söylentiler haklı gibi görünüyor.
Küçükken koca koca yayın balıklarının tutulduğunu görmüşlüğüm var. Bıyıklı, yüzeyi kaygan, simsiyah bu balığı gördüğümde ne kadar şaşırdığım aklıma geliyor. Eşim şimdilerde söylediğimde hiç hatırlamıyor bile nasıl bir balık olduğunu :)
Neyseki bu kısa tatilimizde balık avının bize denk gelmesi hem soframızı neşelendirdi, hemde gölde hangi balık çeşitlerinin olduğunu görmemizin fırsatını sundu.
Neyseki hala yayın balığı var, ufağına denk geldik ama pişince lokum gibi tadıyla midemize bayram yaptırdı.
İznik gölü'nün efsaneleri çoktur. Öyleki batık bir yerleşimin olduğu bazı zamanlar ağların minareye dolandığı gibi bu söylencenin 16. yy'dan ünlü tarihçi Hoca Sadettin Efendi'nin Nuh'un oğlu Sam'ın tufandan sonra kurduğunu yazmıştır. Nitekimde kemerli ve kesme taştan yapılmış iskelenin suyun çekilmesi ile görülünce söylentiler haklı gibi görünüyor.
Küçükken koca koca yayın balıklarının tutulduğunu görmüşlüğüm var. Bıyıklı, yüzeyi kaygan, simsiyah bu balığı gördüğümde ne kadar şaşırdığım aklıma geliyor. Eşim şimdilerde söylediğimde hiç hatırlamıyor bile nasıl bir balık olduğunu :)
Neyseki bu kısa tatilimizde balık avının bize denk gelmesi hem soframızı neşelendirdi, hemde gölde hangi balık çeşitlerinin olduğunu görmemizin fırsatını sundu.
Neyseki hala yayın balığı var, ufağına denk geldik ama pişince lokum gibi tadıyla midemize bayram yaptırdı.
Bizim oralarda bir adet vardır. Eğer balık avına denk gelirseniz kolu komşu çoluk çocuk torbalar saklanır bir yerlere balıkçılar ağları çekerken ucundan tutulur yardım ediliyormuşcasına en sonunda göz hakkı ile payınıza düşeni alırsınız :)
Bizde öyle yaptık. Babam ağın çekimine yardım ederken balıkların toplandığı havuz oluşturduğu ağdan canlı canlı balıkları torbamıza koyduk. Eşim bu anları ölümsüzleştirdi.
Gümüş, sarı ve yayın balıkları ile beraber minik gümüş balıklarının peşinden giden yılanlarında bir arada olduğu bu havuz okadar neşeliydiki kim bilir kimlerin sofrasına konuk olacaklardı :)
Kasalarda geldiğinde kamyona yükleme zamanı geldi. Bizimde görevimiz an itibari ile bitti :))
Babamın tuttuğu, benim poşeti koyduğum, Atillanın çektiği, annemin pişirdiği bu leziz balıkları Pelin afiyetle yedi :))
 |
| yayın balığı |
 |
| sarı balık |
Bir de en tatlısından yavru kedimizde bize konuk olunca çok neşelendik :)
Göl dinlenmeye başladığında bir de martı misafirlerinin gelmesi ile yine curcuna yaşadı. Kartpostalları aratmayan bu görüntüyü ölümsüzleştirdik.
Karnımız tok keyfimiz yerindeyken gölünde keyfini çıkardık :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder